reklamlar

haberler

manşet haberler

Personel Sağlık Personeli Sağlıkçılar PersonelSaglik.NET

Tuesday, May 31, 2016

Hükümet Programında "TAŞERONA KADRO YOK"

Hatırlanacağı üzere gerek iktidar gerekse muhalefet kanadında 1 Kasım 2015 seçimlerinin en önemli konu başlıklarından birisi taşeron işçilerdi. Seçimden sonra Başbakan Davutoğlu tarafından talimat verilmiş ve kamudaki taşeron işçilerin kadroya alınacağı açıkça ilan edilmişti.

Fakat bugüne kadar konuyla ilgili birbiriyle çelişen açıklamalar ve basına sızan taslak metin dışında somut bir adım atılmadı. Henüz Meclis'e sunulmuş bir kanun tasarısı veya teklifi de bulunmuyor.

Taslak metinde ise kadro yerine ‘özel sözleşmeli personel' statüsünden bahsediliyor. 65. Hükümet kadro sözünü tutacak mı? Bu arada 64. Davutoğlu Hükümeti işbaşından ayrıldı ve yerine Sayın Binali Yıldırım'ın başında olduğu 65. Hükümet geldi.

Yeni hükümetin programı resmen ilan edildi ve güvenoyu aldı. Fakat programda taşeron işçiler konusuna hiç değinilmemesi oldukça dikkat çekici. Öyle ki programda ‘taşeron' kelimesi dahi geçmiyor. Doğrudan bahsetmeyi geçtik, dolaylı olarak bile kamudaki taşeronlaşmaya atıf yapılmamış.

Bu durumda, belediyeleri de dahil ettiğimizde bir milyonun üzerindeki taşeron işçiler soruyor;

1 Kasım seçimlerinden önce verilen “taşeron işçilere kadro” sözü tutulmayacak mı?

Tutulacaksa ne zaman ve nasıl verileceği yeni hükümet programında neden yer almadı?

Bir sonraki seçime kadar kamu taşeron işçileri oyalanacak mı?

Bu sorular taşeron işçilerimiz tarafından bize soruluyor ve biz de buradan tercümanlık yapmış olduk. Cevabını Sayın Başbakan ve Çalışma Bakanı'ndan bekliyoruz.

KARDEMİR’DE FIRIN ÇÖKTÜ, DEMİR TÜCCARI İSYANDA

KARDEMİR A.Ş bilindiği üzere yayınladığı satış fiyatları üzerinden kütük demir ve inşaat demiri satışlarını yapmaktadır. KARDEMİR’in son satışlarından sonra Demir tüccarlarına yaklaşık 100 Bin ton inşaat demiri, haddecilere ise yine yaklaşık 250 Bin Ton kütük demiri borcu bulunuyor.

Bu alımlar demir fiyatlarının hızlı yükselişi döneminde yapılmış, hem demir tüccarlarının, hem de bazı haddecilerin dikkatlerini çekmişti.

Neden mi?

Çünkü yönetimde bulunan haddeci şahısların halen hem inşaat demirinde, hem de kütük demir satışlarında ön alım hakları devam etmekteydi. Fiyatların her yükselişinde ön alım hakkı bulunan KARDEMİR Yöneticileri yüklü alımlarla diğer müşterilerin tonajlarını azalttırmakta ve siparişlerin önüne geçmekteydiler.

VE FIRIN ÇÖKTÜ İSYAN BAŞLADI…

Geçtiğimiz hafta Cuma günü KARDEMİR Satış departmanı inşaat demir fırınının çöktüğünü ve yaklaşık 20 gün inşaat demir siparişlerini teslim edemeyeceklerini açıkladı. Demir tüccarları bu açıklamaya tepki göstererek, isyan edip, KARDEMİR Satış Müdürlüğünü telefon ile faks yağmuruna tuttular. Demir tüccarları “Demir fiyatları yükselirken, yöneticilerinizin şirketleri ön alım hakkı nedeniyle yüklü alımlarla önümüze geçiyorlar, fiyatlar düşerken de bu tür oyunlara mı başvuruyorlar?

DEMİR TÜCCARLARI SİPARİŞ TESLİMİ İÇİN “İHTARNAME” ÇEKMEYE HAZIRLANIYORLAR

KARDEMİR A.Ş, geçtiğimiz ay piyasaların pek rağbet etmediği 18 – 32’lik inşaat demiri çekmiş ve tam sıra siparişlerin teslimine gelince “Fırın çöktü” diye açıklama yapmıştı.

Yaklaşık 100 Bin Ton’a yakın inşaat demiri teslim etmesi gereken KARDEMİR’e şimdi Karabük ve şehir dışından sipariş bağlantısı yapan ve çeklerini veren tüccarlar ihtarname çekmeye hazırlanıyor. Tüccarlar “Ya bağlantısını yaptığımız siparişlerimizi teslim etsinler, ya bize kütük demir versinler biz kendimiz üretim yapalım yada çeklerimizi ötelesinler” diyorlar. Tüccarlar bu taleplerini içeren bir ihtarnameyi KARDEMİR A.Ş’ye çekmek üzere avukatlarına da talimat verdiği söyleniyor.

“Bizim inşaat demirlerimizi kütük demir olarak versinler biz işletelim. Çünkü alımlarımızı 1.620 TL/Ton bandında yaptık. Bu gün ise inşaat demir fiyatları 1.450 TL/Ton bandında. Bu fiyatlardan piyasadan demir alıp, teslimlerini yapsınlar. Satış politikası gereği KARDEMİR sözünde dursun ve piyasaya karşı güven kaybetmesin.” diyen tüccarlar da mağduriyetlerini her platformda bildiriyorlar.

MADALYONUN ARKA YÜZÜ…

Yaptığı satışlarla piyasaya borcu olan KARDEMİR A.Ş, inşaat demiri satışındaki 100 Bin tonda şirket yöneticilerinin çok cüzi alacaklarının kaldığı bilinmekte. Fakat KARDEMİR’in yaptığı satışla borcu olan 250 Bin Ton kütük demir satışında yüklü miktarda yöneticilere olduğu yine herkesçe bilinmekte. Karabük’teki bir haber sitesi, KARDEMİR Yönetiminin haksız uygulamalarına karşı uzun yıllardır mücadele veren Murat Orhan’ın Facebook hesabındaki paylaşımını değerlendirmesinin ardından, KARDEMİR’deki bir yetkilinin, inşaat demiri haddesinin tuğlalarının iki senede bir değişmesi gerektiğinin itirafını yapmıştır. Bundan da anlaşıldığına göre, fırının çökeceği geçmişten bilindiği gerçeği de ortaya çıkmış oluyor.


Murat Orhan ise bu sürecin ardından KARDEMİR A.Ş’ye hitaben “Basiretli tüccar da şu oldu, bu oldu olmaz. İnşaat demirini satışa çıkarken açıklayacaksın. Bakkal dükkanı mı yönetiyorsun? 2 senede bir fırının tuğlasının yenilenmesi gerekiyorsa, satışa çıkmadan ‘ben şu tarihlerde bakım yapacağım’ diye duyurursun. Müşteri razı olursa alır, olmazsa almaz ve talepleri ona göre toplarsın veya günlük dağıtım yaptığın inşaat demirini piyasadan satın alır, müşterini mağdur etmezsin. Kendinizi de sütten çıkmış ak kaşık gibi yorumlamazsınız.” Şeklinde açıklama yaptı.

MURAT ORHAN, ASLINDA NE DEMEK İSTİYOR?

Murat Orhan bilindiği üzere yaklaşık 8 yıldır KARDEMİR’de yaşanan haksız rekabet ve uygulamalara karşı bir mücadele veriyor. Konuyla ilgili yaptığı açıklamada şu görüşlere yer veren Orhan “Bu ve buna benzer uygulamalarla senelerdir Karabük tüccarı ve haddecisi mağdur edildi. Şimdi benim verdiği mücadele daha iyi anlaşılmaktadır. Önce SPK’ya şikayet ettim ve ön alım haklarını durdurdum. Fakat KARDEMİR yönetimi tekrar ön alım hakkını değişik yöntemlerle kendi lehlerine çevirerek haddeci ve tüccarı mağdur etmeye devam ediyorlar.

Ama bilsinler ki o günler çok yakın ve bu uygulamaların tamamı, eninde sonunda çok yakın bir tarihte duracaktır. Bilindiği gibi, KARDEMİR Yöneticilerinin hakkında önceki çalıştığım şirketim ve şahsım adına yaklaşık dört hukuk davasında Karabük yerel mahkemelerinden ‘Ret’ yenilse de, Yargıtay tarafından davamız haklı görüldü. KARDEMİR Yöneticilerinin 2011 ve 2014 yıllarındaki ticaret müsaadeleri iptal edildi. 2013 Yılı Ticaret müsaadesi ile ilgili itirazımız da Yargıtay tarafından haklı görüldü ve Karabük yerel mahkemesinde tekrar dava görülecek. 2015 Yılı ile ilgili de Yargıtay’a itirazımız yapılmıştır.

Elimizde bulunan 2011 ve 2014’ün Ticaret müsaadelerinin iptalinin Yargıtay onamalarını delil göstererek, 2016 yılı için TİCARET MÜSADELERİ ile ilgili Yürütmeyi Durdurma müracaatımız da yaptık ve bu gün yarın kararı beklemekteyiz.” Diye konuştu.

KARDEMİR A.Ş’nin piyasaya teslim etmesi gereken inşaat demiri ile ilgili de şu açıklamaları yapan Murat Orhan “KARDEMİR’in bu tür yanlış satış politikaları, muratorhanpiyasaların KARDEMİR’e olan güvenini her geçen gün daha da sarsmaktadır. KARDEMİR Satış Müdürlüğü SPK’nın ‘Şeffaflık ilkesi ve afaki iyi niyet kurallarına’ uyarak hareket etmelidir. KARDEMİR’deki bir yetkilinin inşaat demiri haddesindeki fırının çökmesi ile ilgili yaptığı itiraf ne acıdır ki KARDEMİR’in kimlere hizmet ettiklerinin en açık göstergesidir.

KARDEMİR’den alım yapıp, ticaretini sürdüren tüccar ve haddeci arkadaşlara tavsiyem; KARDEMİR SPK’ya bağlı bir şirkettir. Bu tür keyfi uygulamalarla ilgili şikayet merciinin SPK olduğunu hatırlatırım.” şeklinde konuştu.

Kazada hayatını kaybeden doktor, toprağa verildi

Konya'dan Rize'ye giderken dün Yozgat'ta yağmurun etkisiyle kayganlaşan yolda sürücünün kontrolünden çıkan yolcu otobüsü şarampole devrildi. Kazada, 3 kişi yaşamını yitirirken 30 kişi de yaralandı.

Kazada yaşamını yitirenlerdenSevim Korkmaz'ın Isparta'nın Şarkikaraağaç İlçesi'ndeki Dr. Sadettin Bilgiç Devlet Hastanesi'nde pratisyen hekim olarak görev yaptığı belirtildi. Kış döneminde göreve başlayan ve ilk görev yeri Şarkikaraağaç olan Sevim Korkmaz'ın, arkadaşının mezuniyet töreni için Rize'ye gittiği kaydedildi.

Dr. Sevim Korkmaz'ın cenazesi bugün memleketi Alanya'ya getirildi. Değirmendere Mahallesi'ndeki Kızılharman Mezarlığı'nda dün öğle vakti kılınan namazın ardından Korkmaz'ın cenazesi yakınlarının gözyaşları arasında toprağa verildi.

(Hürriyet)

 

Monday, May 30, 2016

Milli Eğitim Bakanlığında Üst Düzey Kadrolar Değişiyor!

Bakanlığında Üst Düzey Kadrolar Değişiyor!

Milli Eğitim Bakanlığında , Bakan değişikliğinden sonra üst düzey kadrolarda değişim başlıyor .

Milli Eğitim Bakanlığında , Bakan değişikliği sonrasında üst düzey kadrolarda değişim başlıyor . Nabi Avcı'nın Kültür Bakanı olmasının ardından ; Milli Eğitim Bakanlığındaki bazı bürokratları kültür Bakanlığına götüreceği haberleri basına yansımıştı.Milli Eğitim Bakanlığında ilk değişim Müsteşar yardımcılarında olacak .

Müsteşar yardımcısı Dinçer Ateş , Kültür Bakanlığına geçecek.

Müsteşar Yardımcısı Hilmi Çolakoğlu ise görevden alınacak. 

 Milli Eğitim Bakanlığında üst düzey görev değişimleri önümüzdeki süreçtede devam edecek gibi...

Konuyla ilgili gelişmeleri sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz .

Monday, May 23, 2016

Altının Kilogram Fiyatı 120 Bin 100 Lira Oldu!!

BIST 100 endeksi güne 175,76 puan ve yüzde 0,23'lük yükselişle 76.533,50 puandan başladı ve günün ilk yarısındaki sürekli müzayede bölümünü 10,31 puan ve yüzde 0,01 değer kazanarak 76.368,05 puandan kapattı. Gün içinde en düşük 76.207,57 puanı, en yüksek 76.969,29 puanı gören endeks, günü yüzde 0,53 yükselişle 76.765,85 puandan tamamladı.

Önceki kapanışa göre mali ve teknoloji endeksi yüzde 1,12, hizmetler endeksi yüzde 0,50 değer kazandı, sanayi endeksi yüzde 0,51 değer kaybetti.

BIST 30 endeksi önceki kapanışa göre 602,31 puan ve yüzde 0,65 artarak 93.956,87 puandan kapandı. İşlem gören 502 hisse senedinin 191'i prim yaptı, 158'i geriledi.

Garanti Bankası, Türk Hava Yolları, Halkbank, Beşiktaş, Akbank bugün en çok işlem gören hisse senetleri oldu.

- Altının onsu 1.247,41 dolar

Uluslararası piyasalarda altının onsu saat 17.56 itibarıyla 1.247,41 dolardan işlem görüyor.

Borsa İstanbul Altın Piyasası endeksi önceki kapanışa göre yüzde 0,69 değer kaybederken, altının kilogramı kapanışta 120 bin 100 lira oldu.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), doların bugünkü efektif kurunu alışta 2,9805 lira, satışta 2,9925 lira olarak açıkladı. TCMB, önceki efektif kurunu alışta 2,9747 lira, satışta 2,9866 lira olarak belirlemişti.

Borsa İstanbul Tahvil ve Bono Piyasası Kesin Alım Satım Pazarında işlem gören 14 Haziran 2017 vadeli tahvilin bugün valörlü işlemlerinin basit getirisi yüzde 9,54'ten, bileşik getirisi de yüzde 9,77'den gerçekleşti.

Borsa İstanbul Tahvil ve Bono Piyasası Kesin Alım Satım Pazarında işlem hacmi 574 milyon 168 bin 252,14 lira, Repo-Ters Repo Pazarında ise toplam işlem hacmi 10 milyar 406 milyon 297 bin lira oldu. Repo-Ters Repo Pazarında 1 gecelik işlemlerde faiz ortalama yüzde 9,39 olarak gerçekleşti.

Uluslararası piyasalarda, saat 17.57 itibarıyla avro/dolar paritesi 1,1198, sterlin/dolar paritesi 1,4474, dolar/yen paritesi de 109,45 düzeyinde seyrediyor.

Londra Brent tipi ham petrolün varil fiyatı ise 48,80 dolardan işlem görüyor.

Tuesday, May 17, 2016

Seviye Tespit Sınavı başvuru süresi uzatıldı

Yükseköğretim Kurulunca (YÖK), yurt dışı yükseköğretim diplomaları denkliği için yapılacak 2016 Seviye Tespit Sınavına katılacak adaylara, 23-25 Mayıs tarihlerinde 3 gün ek başvuru süresi verildi.

YÖK'ten yapılan yazılı açıklamaya göre, 25 Nisan-6 Mayıs tarihleri arasında tamamlanan Seviye Tespit Sınavı başvuru süresi, adayların mağdur olmaması için uzatıldı.

Başvuru yapmayan adaylar, 23-25 Mayıs günlerinde Anadolu Üniversitesine "https://sinav.anadolu.edu.tr/sb/" genel ağ adresi üzerinden başvuru yapabilecek.

 

18 Mayıs'ta okullar ve kamu kurumları yarım gün mü?

18 Mayıs'ta okullar yarım gün mü? 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı'nda tatil olacak günler.. Resmi Gazete'de yapılan açıklamaya,

"Resmi Gazete'de 07/09/2013 tarihinde ve 28758 sayı ile yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliğine göre sadece 19 Mayıs günü tatildir."

Bu yıl perşembe gününe rastlayan 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla okullar, üniversiteler ve resmi kurumlar bir günlük resmi tatil yapacak. Peki 18 Mayıs yarım gün olacak mı?

18 Mayıs 2016 tarihiyle ilgili Milli Eğitim Bakanlığı'ndan henüz bir açıklama yapılmadı. O nedenle 18 Mayıs yarım gün ya da tatil değildir. Çalışanlar mesaiye, öğrenciler ise eğitimine devam edecektir.

Sağlık Yapıları İçin Rehber Geliştirme Danışmanlık Hizmetleri ve Tıbbi İşletme Danışmanlık Hizmet alımı yapılacaktır.

İlgili duyuruya ulaşmak için tıklayınız.

Seviye Tespit Sınavı başvuru süresi uzatıldı

Yükseköğretim Kurulunca (YÖK), yurt dışı yükseköğretim diplomaları denkliği için yapılacak 2016 Seviye Tespit Sınavına katılacak adaylara, 23-25 Mayıs tarihlerinde 3 gün ek başvuru süresi verildi.

YÖK'ten yapılan yazılı açıklamaya göre, 25 Nisan-6 Mayıs tarihleri arasında tamamlanan Seviye Tespit Sınavı başvuru süresi, adayların mağdur olmaması için uzatıldı.

Başvuru yapmayan adaylar, 23-25 Mayıs günlerinde Anadolu Üniversitesine "https://sinav.anadolu.edu.tr/sb/" genel ağ adresi üzerinden başvuru yapabilecek.

 

Friday, May 6, 2016

'Tasarı ve teklifler planlanan şekilde görüşülecek'

AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, Meclis'te tasarı ve tekliflerin görüşmelerine planlandıkları gibi devam edeceklerini bildirdi.

Turan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, AK Parti grup yönetimi olarak görevlerinin bilincinde olduklarını belirterek, "Genel Başkanımız ile belirlemiş olduğumuz takvim üzerinde, bütün kanun tasarı ve tekliflerinin görüşmelerine devam edeceğiz. Dokunulmazlıkla ilgili anayasa değişikliği teklifimizi de planladığımız gibi 16 Mayıs'ta görüşeceğiz. Hiçbir aksaklığa izin vermeden bu süreci götüreceğiz." diye konuştu.

Kongreye kadar, salı günleri rutin yapılan grup toplantılarının olmayacağını ifade eden Turan, "Fakat Başbakanımızın Genel Merkezde milletvekillerimizle kapalı bir grup toplantısı yapmasını bekliyoruz." dedi.

Turan, kapalı grup toplantısının hangi gün yapılacağı sorusuna da Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun takvimine göre belirleneceğini söyledi.

(AA)

Sunday, May 1, 2016

Memurun kademesi geri mi alınıyor?

Lise döneminde 1 yıl fazladan okunan hazırlık sınıfları ile ilgili Danıştay 16.Dairenin vermiş olduğu karar çok tartışma yaratmıştı.

Bu kararla birlikte yıllardır 657 sayılı Kanun'un 36'ncı maddesinin A-6-b bendi gereğince ilave bir kademe alan yüzbinlerce memurun durumunun ne olacağı sorusu gündeme geldi. Hazırlık sınıfına ilave bir kademenin dayanağı nedir?

Orta öğretimde hazırlık sınıfına ilave bir derece verilmesi 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 36'ncı maddesinin A-6-b maddesinde yer almaktadır. Buna göre; Ortaokul ve dengi, lise ve dengi okulların, normal öğrenim süresinden fazla olması halinde, başarılı her öğrenim yılı için bir kademe ilerlemesi uygulanmakta olup, bunlardan teknik öğretim okulları mezunlarına, meslekleri ile ilgili görevlerde çalışmaları halinde ayrıca bir kademe ilerlemesi daha verilmektedir.

Lisede okunan hazırlık sınıfının bu kapsama girdiği 94 seri nolu Maliye Bakanlığı Tebliği'nde düzenlenmişti. Yine Devlet Personel Başkanlığı'nde lisede okunan hazırlık sınıfları için 1 kademe verilmesi gerektiği yönünde görüşler istikrar kazanmıştı.Üniversite hazırlık sınıfına ilave bir derece verilmesinde sıkıntı vardı

Üniversitelerde devam edilen hazırlık sınıflarına ilave bir derece verilip verilmeyeceği yönünde Devlet Personel Başkanlığı'nın vermiş olduğu görüşle konu kapanmıştı.

Bu görüşe göre; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun değişik 36'nci maddesinin (A) bendinin 6/b fıkrasında; “Ortaokul ve dengi, lise ve dengi okulların, normal öğrenim süresinden fazla olması halinde, başarılı her öğrenim yılı için bir kademe ilerlemesi uygulanır...” denilmek suretiyle, ortaöğrenim düzeyinde görülen hazırlık sınıfının kademe ilerlemesinde değerlendirileceği belirtilmiş olup, bu hüküm yükseköğrenim süresinin normal öğrenim süresinden fazla olması halini kapsamamaktadır.

Bu itibarla, normal öğrenim süresi 4 yıl olan Mühendislik Fakültesini bitiren ..........'un memuriyete başlangıç derece ve kademesinin 8'inci derecenin 1'inci kademesi olarak tespiti gerekmekte olup, adı geçenin yükseköğrenim sırasında görmüş olduğu 1 yıllık İngilizce hazırlık eğitiminden dolayı başlangıç derece ve kademesine bir kademe ilave edilmesi mümkün bulunmamaktadır.Danıştay Kararı sonrası uygulama nasıl olacak?

Danıştay 16. Dairesi'nin 2016 tarihli ve E. No: 2015/17550, K.No: 2015/6365 nolu Kararı'nda bu görüşlerin tam tersi yönünde bir karar verilerek ilave bir kademeden yıllardır yararlanan yüzbinlerce memur şok olmuştur. Danıştay'ın kararına göre, hazırlık sınıfları normal eğitime hazırladığı için madde kapsamına girmemekteydi.

Zabıt katibi olarak görev yapan bir memur, mezun olduğu Anadolu Lisesi'nin orta kısmında hazırlık + 3 yıl olmak üzere toplam 4 yıl başarılı bir şekilde öğrenim gördüğü ve bu sürenin orta öğrenim için öngörülen normal öğrenim süresinden fazla olduğu belirtilerek 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 36/A-6-b maddesi uyarınca bir kademe verilmesi talebiyle yaptığı başvurunun reddineilişkin 4.2.2014 tarihli ve 2014/54 sayılı işlemin iptali istemiyle dava açmış ve Eskişehir 2. İdare Mahkemesi, yerleşik kararlar doğrultusunda 28.11.2014 tarihli ve E:2014/160, K:2014/1066 sayılı kararıyla işlemi iptal etmişti.

Bu karar temyiz edilmiş ve Danıştay'ın tartışmalı bozma kararı ortaya çıkmıştır. Danıştay'ın bozma kararında şu gerekçelere yer verilmiştir; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 36. maddesinin “Ortak Hükümler” başlıklı bölümünün (A) fıkrasının 6. bendinin (b) alt bendinde; “Ortaokul ve dengi, lise ve dengi okulların, normal öğrenim süresinden fazla olması halinde, başarılı her öğrenim yılı için bir kademe ilerlemesi uygulanır. Bunlardan teknik öğretim okulları mezunlarına, meslekleri ile ilgili görevlerde çalışmaları halinde ayrıca bir kademe ilerlemesi daha verilir” hükmüne yer verilmiştir.

Dava dosyasının incelenmesinden; ...... Adliyesi'nde zabıt katibi olarak görev yapan davacının, orta öğrenimini tamamladığı Bilecik Anadolu Lisesi'nde 1997-1998 eğitim öğretim yılında 6. sınıf öncesi hazırlık sınıfı okumuş olması, diğer bir ifadeyle davacının ortaokulda 3 yıl yerine hazırlık + 3 yıl olmak üzere 4 yıl öğrenim görmüş olması nedeniyle 657 sayılı Yasa'nın 36/A-6-b maddesi uyarınca bir kademe verilmesi istemiyle 30.1.2014 tarihinde yaptığı başvurunun reddi üzerine temyize konu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun yukarıda anılan 36/A-6-b maddesi hükmü, ortaokul ve dengi, lise ve dengi okulların 3 yıllık normal öğrenim süresinden fazla olmaları haline özgü bir düzenleme getirmiş olup, ortaokul veya liselerde normal eğitime hazırlamak amacıyla okutulan bir yıllık hazırlık sınıfının bu madde kapsamında kabul edilmesine olanak bulunmamaktadır.

Bu durumda; normal öğrenim süresi 4 yıl olmayan ...... Anadolu Lisesi'nin orta kısmında normal eğitime hazırlamak amacıyla bir yıllık hazırlık sınıfı okumuş olan davacının, normal öğrenim süresinden fazla olduğunu ileri sürdüğü 1 yıllık öğrenim süresinin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 36/A-6-b maddesi kapsamında kabul edilmesine olanak bulunmadığından bir kademe verilmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.Bu karar sonrası nasıl bir uygulama yapılacaktır?

Danıştay'ın bozma kararı sonrasında, İdare Mahkemesi kararında ısrar ederse konu İdari Dava Daireleri Kurulu'na gider ve oranın vereceği karara göre işlem tesis edilir. İdare Mahkemesi'nin kararında ısrar etmesinin yerinde olacağını düşünüyoruz. Ancak, bu aşamada, bu kararın emsal olması söz konusu değildir. Yani idareler bu kararı esas alarak uygulama yapamazlar. Şayet İdari Dava Daireleri Kurulu kararı da memurlar aleyhine olursa idarelerin bu karara uyma zorunluluğu olmamasına rağmen bu kararı esas alarak işlem yapabilirler ve bu durumda da yapılacak bir şey yoktur. Ancak, böyle bir karar sonrasında kamu kurumları ilave bir kademe uygulaması yapılamazlar.

Diğer yandan, kamu kurumlarının uymak zorunda oldukları kararlar, İçtihadıBirleştirme Kurulu kararlarıdır. Bununla birlikte, kamu kurumları İdari Dava Daireleri Kurulu kararına uyarak işlem tesis ederlerse yapacak bir şey de yoktur. Ancak, her halükarda verilen kararlar esas alınarak geriye doğru işlem tesis edilerek memurlar aleyhine borç çıkarılamaz ve ilave kademeler geri alınamaz. Bu konudaki kafa karışıklığını giderecek yetkinlikteki kurum olan Devlet Personel Başkanlığı'nın nasıl bir uygulama yapılması gerektiği yönünde açıklama yapmasının doğru olacağını düşünüyoruz. Aksi takdirde binlerce yeni dava açılmasına yol açılacaktır.

kaynak:sgkrehberi

Haberdata.com Güncel Son Dakika Haberleri